Suriye’de Barış Pınarı Harekatı bölgesinde bu yıl bahar döneminde yağışların mevsim normallerinin altında kalması ve sulama yöntemlerinin maliyetli olması sebebiyle arpa ve buğday gibi tarım ürünlerindeki verimlilik azaldı.
Suriye‘nin kuzeyinde bu sene genel olarak kendini hissettiren kuraklık, Barış Pınarı Harekatı bölgesindeki çiftçi ve besicileri de olumsuz etkiledi.
Bölgede elektriğin yeterli olmaması dolayısıyla son dönemde az su isteyen ürünlere yönelen çiftçiler, bu sene yağışların yetersizliği nedeniyle mahsullerinden beklediklerini elde edemedi.
Tel Abyad ve Rasulayn ilçelerinde çiftçiler bu sene arpa, buğday, bakla, mercimek ve kimyon gibi ürünlere yönelirken, mahsullerdeki verimliğin, geçen yıllardaki aynı dönemlere kıyasla yarıdan fazla gerilediği belirtiliyor.
Buna ek olarak terör örgütü YPG/PKK’nın enerji kaynaklarını elinde tutması ve halkı bundan mahrum bırakması da tarlasını sulamak isteyen çiftçilerin zarar görmesine yol açıyor. Tarlasını sulamak isteyen çiftçiler, mazotu yüksek fiyattan satın almak zorunda kalıyor.
Diğer yandan bölge halkı için ikinci geçim kaynağı niteliğinde olan besicilik de olumsuz etkilendi.
Geçen yıl bir küçükbaş hayvan fiyatına 4 ton saman alınırken, bu yıl 4 küçükbaş fiyatına sadece bir ton saman satın alınabiliyor.
Tel Abyadlı çiftçilerden Recep Musa, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilçedeki mahsullerdeki verimliliğin geçen yıllara göre azaldığını söyledi.
Musa, çiftçilerin bu sene kuraklık ve yakıt fiyatlarından büyük oranda etkilendiğini vurgulayarak, “Çiftçilerin çoğu bu yıl tarlalarını ekmedi veya mahsulleri toplamadı çünkü ekinler çok iyi değildi. Bir kısım çiftçi mahsulü toplamadan tarlayı doğrudan besicilere verdi.” dedi.
Çiftçilerin bir kısmının güneş enerjisiyle sulama yöntemine geçtiğini belirten Musa, “Bu sisteme geçmek çok masraflı. Savaş sürecinde çiftçilerin birikimleri tükendi. Yaz sezonu için tek umudumuz Türkiye’den sağlanacak elektrik ve onun fiyatı. Eğer fiyat uygun olursa tarım kalkınır.” diye konuştu.
Musa, geçen yıl bereketli bir mahsul elde ettiklerini dile getirerek, “Geçen yıl bir dönüm buğday tarlasından 400-600 kilogram arası verim elde ediyorduk ancak bu yıl 100- 300 kilogram arası. Bu bahsettiğim verimlilik de tabii ki 5 kez sulama yaptıktan sonra. Bu da masraflara yansıdı.” ifadelerini kullandı.
Tarlasına bakla eken diğer Tel Abyadlı çiftçi Abdürrezzak Hüseyin Ali ise “Kurak bir yıl, az yağmur. Çiftçi yakıt alamadı. Geçen yıl 10 dönümlük tarladan 4 ton bakla elde edilirken bu yıl sadece yarısını aldık.” dedi.
Tel Abyadlı Ebu Mahir de çiftçilerin zor şartlar altında tarımcılık yaptığına dikkati çekerek, “Biçerdöverler geçen yıl bir dönüm tarla için rekolteden yüzde 15 pay alırken bu yıl yüzde 3 pay alıyor. Bu da verimsizliğe işaret ediyor. Çare olarak da güneş enerji sistemi taktık ancak baya maliyetli.” şeklinde konuştu.
Küçükbaş hayvan besicisi Samer Ali ise hayvancılığın tarımdan sonra bölge halkının ikinci ana gelir kaynağı olduğunun altını çizerek, “Besicilerin, bu yıl bölgeyi vuran kuraklıktan dolayı durumları iyi değil. Geçen yıl bir ton samanın fiyatı 50 bin Suriye lirası (SL) (139 Türk lirası) iken bu yıl 300 bin SL’ye (833 TL) kadar yükseldi. Arpa ve kepeğin tonu 1 milyon 100 bin SL (3 bin 55 TL). Bu yazı nasıl geçireceğiz bilmiyorum.” şeklinde konuştu.
Ali, geçen yıl bir koyunun fiyatının 600-700 bin SL (1666-1944 TL) olduğunu, bu yıl ise fiyatın 200-300 bin SL’ye (555-833 TL) gerilediğini belirtti.
Besicilik alanın iyileşmesi için ihracat kapısı açılması gerektiğini vurgulayan Ali, yemlerin de yerel meclis tarafından desteklenmesi gerektiğini aktardı.
Tel Abyad Yerel Meclisi Tarım Müdürü Ahmet Ahmet, zarar gören çiftçilerin durumunu iyileştirmek için çözüm yöntemlerini değerlendirdi.
Ahmet, sulamada çiftçilerin kullanmak istediği güneş enerji sistemi projesinin yüksek maliyetli olmasından dolayı desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesindeki çiftçilerin sulama işleminden artan su miktarının Tel Abyad’ın 3 vadisinden geçtiğini söyleyen Ahmet, “Gızayyel, Ahmar ve Karamoh vadilerine Türkiye’den gelen suyu iyi değerlendirmek lazım. Vadilerin genişletilmesi, bir de baraj yapılması gerekiyor. Yaz sezonunda heba olacağına çiftçiler kullanabilir.” diye konuştu.
Sivil toplum kuruluşlarının yardımlarını tarım ve hayvancılık alanına yönlendirilmesi gerektiği ifade eden Ahmet, “Çiftçilere avans olacak şekilde maddi destekte bulunulmalı. Türkiye’ye ihraç edilen tarım ürünlerinden hem Suriye hem de Türkiye tarafından gümrük tarifeleri kaldırılmalı veya indirimler yapılmalı.” değerlendirmesinde bulundu.