Şanlıurfa’da Oğlunu kanserden kaybeden baba, hayatını çocuklara adadı
Çocuklar için sürekli yemekler hazırlayan, zaman zaman hayırseverlerin gönderdiği giysileri de ihtiyacı olan çocuklara ulaştıran Fırat, yazdığı kitaplardan elde ettiği gelirleri de kanser tedavisi gören çocuk hastalara harcıyor.
Şanlıurfalı 64 yaşındaki şair ve yazar Sabri Fırat, çok sevdiği oğlu Ahmet Arif’i henüz 26 yaşındayken kanserden kaybetti. Çok sevdiği oğlunun ölümüyle sarsılan Fırat, yaşadığı büyük acıya rağmen hayata küsmedi. Sabri Fırat, artık hayatını çocukların yüzlerinin gülmesine adadı. Bunun için de Haliliye ilçesine bağlı Açıksu Caddesi’ndeki evinin bodrum katını çocuklara yemekler ve türlü türlü hediyeler hazırlayacağı bir atölyeye dönüştürdü.
Mahalledeki çocukların “ağabey” diye gönüllerine taht kurduğu Sabri Fırat, Ajans Urfa’ya konuştu.
Mahalledeki ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarının yanı sıra çöplerden atık malzeme toplayan, hurdacılık yapan küçük yaştaki çocuklara evinin bodrum katında yemekler hazırlayan Fırat, zaman zaman hayırseverlerin gönderdiği ayakkabıları ve kıyafetleri de ihtiyacı olan çocuklara ulaştırıyor.
Sabri Fırat, çocukları üzgün görmeye dayanamadığını vurgulayarak, hazırladığı yemeklerle, verdiği hediyelerle onların tebessüm etmesi için çabaladığını söyledi.
Yaklaşık 2 yıldır bazen kendi emekli maaşıyla aldığı bazen de çevresinde bulunan hayırseverlerin verdiği gıda ürünlerini, çocuklar için yaz kış demeden lezzetli yemeklere dönüştürdüğünü belirten Fırat, şunları söyledi:
“Yaklaşık iki yıldır bu bodrumda çocuklara yemekler yapıyorum. Çocuklar mutlu oluyor. Bende kendimi mutlu ve huzurlu hissediyorum. Paylaşmak güzeldir. Bunu süreki hale getirirsen hayat daha da güzelleşiyor. Çocuklar geçmişi hatırlayan ve hatırlatan unsunlardır. Onların kulağını çekeceğimiz yerde onlara birer tatlı söz söylemek bir şekerle, balonla ve küçük bir dürümle mutlu etmek onların geleceğine yön verebilir.”
Sabri Fırat, oğlunun vefatından sonra mutluluğunun çocuklar olduğunu ifade ederek,“Çocuklar bu tür hediyelerle çok mutlu oluyor ve gülüyorlar. Ben de onlarla birlikte gülüyorum. Aslında gülmeyen bir insanım. Ama onlar gülünce gülüyorum. Beni bir tek çocuklar güldürebiliyor. İmkanlar el verdiği sürece, her zaman nerede olursam olayım çocuklar için, yoksul insanlar için bir şeyler yapacağım” diye konuştu.
Fırat, çocuklara sadece yemek yapmadığını çevresinden gelen desteklerle onlara farklı hediyeler de hazırladığını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Her gün çocuklara yemek yapamıyorum. Yani imkanlar el verdiği sürece, haftada bir veya ayda bir yemek yapıyorum. Bunun maddi giderlerini sadece ben karşılamıyorum. Arkadaşlarım, dostlarım, iş adamları bana diyorlar, sana ortak olalım, bizim için de bir pay olsun diyorlar. Evet, olur diyorum. Malzemeyi kendileri alıyor, hizmeti ben yapıyorum. Yemek dışında farklı şeyler de yapıyorum. Bazı mağazalar ve hayırseverler, çocuklar için kıyafet ve ayakkabı veriyor. Etiketleri üzerinde yeni kıyafet ve ayakkabılar oluyor. Ben de bunları dağıtıyorum. Bazen büyük kıyafetler oluyor, onları da inşaat işçilerine veriyorum. Onların daha çok ihtiyaç duyduklarını düşünüyorum.”
Sabri Fırat, bodrum katını bazen dostlara çay ikram etmek için kullandığı gibi bazen de kitap okuduğu ve inzivaya çekildiği bir yer olarak da kullandığını söyledi. Birçok kitabı da bulunan Fırat, bu kitaplardan elde ettiği gelirleri de kanserli çocuklara bağışladığını kaydetti.