Keçe yapımının zorlu serüveni
Tarih boyunca birçok yerde kullanılan keçenin kullanım alanı, sanayinin ve teknolojinin gelişmesi ile gün geçtikçe azaldı. Kışın soğuktan, yazın ise sıcaktan koruyan keçeler kırsalda hayvancılıkla uğraşanlarca hala talep ediliyor. Kahverengi, beyaz ve siyah olarak 3 farklı renkle yapılan keçeler romatizma ve sırt ağrılarına iyi geliyor.
Şanlıurfa’da 42 yaşındaki keçe ustası Kadir Karcı, ilkokuldayken babasına ait atölyede başladığı keçecilik mesleğini çeyrek asrı aşan bir süredir sürdürüyor.
BİHA’ya konuşan Karcı, yorucu olan işi 30 yıldır yaptığını söyledi.
“Ben aileden 4. kuşağım. Ailede bu işi yapan bir tek ben kaldım” diyen Karcı, 25 yıldır da aynı yerde hizmet verdiklerini söyledi.
KARCI: YAPTIĞIMIZ AĞIR İŞ
Kahverengi, siyah ve beyaz renkte keçeler yaptıklarını belirten Karcı, keçenin yapım aşamasını şöyle anlattı:
“Keçe yapımında ilk önce yünü tararız, sonrasında desenini oluştururuz. Bu işlemlerin ardından yünü sermeye başlarız. Birkaç işlem yapıldıktan sonra keçeyi makineye atarız, bir müddet burada dövülür sonrasında çıkarılır. Kenarlıklar yapıldıktan sonra yeniden makinada dövülür. Bir zaman sonra işlemler tamamlanınca keçe son halini alıyor. İşimiz çok zahmetli bir iştir. Yoğun olarak çalışıyoruz. Yaptığımız işin tozu ve kiri çok. Ağır iş olduğu için bayağı yoruluyoruz.”
“İNSANLAR ARTIK ESKİYE DÖNÜYOR”
Karcı, metrekaresini 125 liraya sattıkları keçenin birçok yararı bulunduğunu anlattı. Karcı, “Keçe, romatizma hastaları için çok faydalıdır. Keçe yere serilince yerin soğukluğunu alıyor. Yün olduğundan dolayı keçeler doğaldır. Artık yavaş yavaş insanlar eskiye dönüyorlar. Eskiden keçe işi daha çok zahmetliydi. Geçmiş dönemlerde keçe insan gücüyle yapılırdı. Günümüzde makine çıkınca insan gücüne gerek kalmadı. Günde bir tane keçe çıkartabiliyoruz” diye konuştu.
“ELEMAN İSTİYORUZ AMA YOK”
Karcı, zor ve sabır isteyen meslekte çırak yetiştirmenin de güç olduğunu söyledi.
“İşimiz ağır olduğu için eleman yetiştiremiyoruz” diyen Karcı, “Eleman istiyoruz ama yok. Bu mesleğin daha ileriye gitmesi için bize eleman lazım. İnsanlar bu işe gelmiyor, hem kiri hem de zahmeti çok. Aslında ileriye dönük bir meslek de değil. Keçe sabır isteyen bir iş. Bu iş aceleye gelmez”.
