Son Peygamber Hazreti Muhammed ve ashabının 1443 yıl önce Mekke’den Medine’ye hicreti, İslam aleminde hicri takvimin başlangıcı olarak kabul ediliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı vakit hesaplamalarına göre, hicri takvimin ilk ayı olarak kabul edilen muharrem ayının ilk günü yarın başlayacak.
Muharrem ayının başladığını bildiren hilal, bu yıl ilk kez Kuzey Amerika kıtasının ortalarından itibaren görülecek. Muharremde oruç tutulup aşure pişirilerek dağıtılması ve Kerbela’da Hazreti Muhammed’in torunu Hazreti Hüseyin ile şehit olanların yad edilmesi, İslam toplumlarının önemli gelenekleri arasında yer alıyor.
Aşure Günü, hicri yılın ilk ayı muharremin 10’uncu gününe denk gelen 18 Ağustos Çarşamba günü idrak edilecek.
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Halis Aydemir, AA muhabirine, Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye hicret etmesiyle başlayan hicri takvimin Hz. Ömer döneminde resmiyet kazandığını söyledi.
Hicretin yeni bir başlangıç olduğunu belirten Aydemir, hicretin inanç uğruna yeri ve yurdu terk etmek anlamına geldiğini, dolayısıyla hicretin başlangıç olarak görülmesinin Müslümanların aksiyoner kimliğini gösterdiğini dile getirdi.
Muharrem ayının Hz. Ömer döneminde hicri yılın başı olarak kabul gördüğünü hatırlatan Aydemir, şöyle devam etti:
“Allah’ın katında aylar 12 tanedir. Allah, yeri ve gökleri yarattığından beri bu böyledir. Biz şu an iki çeşit ay ve yıl takvimini kullanıyoruz. Biri güneş sistemi üzerinedir. Buna baktığımız zaman dünyanın güneş etrafında döndüğü, dolayısıyla güneş merkezli bir takvim bu. Biz de güneş etrafında döndükçe aynı yere geldiğimizde bir yıl sayıyoruz. Ay takviminde ise dünya bir şeyin etrafında dönmüyor. Ay dünyanın etrafında dönüyor. Dolayısıyla ay takvimi insan merkezlidir. Ay’ın dönüşüyle birlikte oluşan takvim ise Hicri Takvim’dir.
Hicri takvimin 12 kameri aydan oluştuğunu ifade eden Aydemir, “Bunlardan dördü haram aylardır. Bunlar Recep, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem aylarıdır.” dedi.
Ay takviminin tamamlanasının güneş takvimine göre 11 gün eksik olduğunu anımsatan Aydemir, “Hicri takvim her sene 11 gün farkla geriden geliyor. O bakımdan ayların yeri sürekli değişiyor. Ramazan ayına baktığımızda sürekli yer değiştiriyor. Burada dinamik olan ay takvimidir.” değerlendirmesinde bulundu.
