Şanlıurfa Yaşam Evi Kadın Dayanışma Derneği, Eyyübiye ilçesine bağlı Selçuklu Mahallesi’nde Ahmet T.’nin tartıştığı eşi Hediye T.’yi su dolu leğende boğarak öldürmesine tepki gösterdi.
Yaşam Evi Kadın Dayanışma Derneği’nden yapılan yazılı açıklamada, her gün artan kadın cinayetlerine dikkat çekilerek, “Urfa’ da Ahmet (T) eşi Hediye (T)’yi ellerini arkadan bağlayarak leğende boğarak öldürdü. 7 çocuk Annesi Hediye eşi tarafından işkence edilerek öldürüldü. Hediye ve onun gibi binlerce kadını erkek egemen sisteme kurban ediyoruz. Vicdan yoksunu, öldürmekten beslenen bu zihniyetten ne yazık ki koruyamıyoruz” diye kaydedildi.
Açıklamada, “Hukuk sistemindeki cezasızlık politikaları, evlilik ve aile bütünlüğünü koruma görevinin tamamen kadınlara yüklenmesi eril dilin ve zihniyetin vücut bulmuş halidir” denilerek, şu ifadelere yer verildi:
Eril zihniyeti besleyen cezasızlık politikaları ve var olan yasaların uygulanmaması kadın cinayetlerini cesaretlendirdiğini koruma ve önleyici tedbirlerin uygulanmadığını, biz kadınlar haykırmamıza rağmen kadın cinayetlerini durduramıyoruz. Yaşam hakları yok sayılıyor. Yaşamın kendisi öldürülüyor.
Öldürülen her kadınla toplum olarak insan olarak biz de ölüyoruz. Aile Bakanlığının açıkladığı verilerine göre şiddeti önleme merkezlerine başvuran toplam 711 bin 731 kişiden 576bin 824 kadın 88 bin 811 çocuktur. Sığınaklarda 243 bin 282 kadın, 151 bin 453 çocuk toplam 395 bin kişi kalmış. Son 30 gün içerisinde 24 kadın öldürüldü. 244 gün içinde 196 kadın öldürüldü.
Ülkemizde kadın cinayetinin geldiği durum açısından bu rakamlar ürkütücüdür. Bu rakamsal verilerin çok daha üstünde kadınlar öldürülüyor.
“KADIN CİNAYETLERİNİ DURDURUN”
Kocası cinnet geçirdiği ya da psikolojik sorular vb ve birçok bahanelerle çok kolay bir şekilde en yakınları tarafından canice hislerle işkence edilerek, kadınlar öldürülüyor.
Kadın cinayetleri toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ve ayrımcılığın sonuçlarını her gün acı bir şekilde yaşayarak bize göstermiştir.. Bu nedenle yetkililere bir kez daha ifade ediyoruz. Kadına bakış açısını değiştirmek için toplumsal zihniyet dönüşümünü sağlayacak çalışmaların acil bir şekilde yapılmasını bir kez daha önemle ifade ediyoruz.
Kadınlar kazanımlarımıza sahip çıkarak toplumsal cinsiyet eşitliği sağlanana kadar, özgür ve eşit bir dünya yaratmak için mücadeleye devam edeceğimizi bir kez daha yinelemek istiyoruz
Yasal güvencelerimize dokunsanız da biz kadınlar hayatımız ve şiddetsiz bir dünya için mücadelemize devam edeceğiz. Kadınlar olarak dokunulmaz, devredilemez, vazgeçilmez temel hak ve özgürlüklerimizden asla vazgeçmeyeceğiz. Buradan yetkililere bir kez daha sesleniyoruz kadın cinayetlerini durdurun.”