Harita mühendisi Suruç’taki taban suyuna dikkat çekti
Harita Mühendisi Müslüm Yıldırım, Suruç’ta taban suyunun yeryüzüne çıkıp tarımsal alanları ve meskun mahalleleri sulak, bataklık hale getirdiğini ifade etti. Yıldırım, bugüne kadar yetkililerin çözüm üretemediği bölgede “dünya mirası toprakların son nefesini verdiğini” söyledi.
Suruç’un güneyindeki tarımsal alanlarda topoğrafik yapı ve toprak yapısından kaynaklı taban suyu yükseliyor.
Bölge çiftçilerinden ve mahalli zirai gübre ve ilaç bayilerinden alınan bilgiye göre taban suyunun yeryüzüne çıktığı bölgelerde sürüm ve ekim yapıldığını anlatan Yıldırım, ekim yapabilenlerin ise suların çekildiği, sulama faaliyetinin olmadığı haziran temmuz ayında ekim yaptıklarını aktardı.
BÖLGEDE DRENAJ VE TAHLİYE KANALLARI YAPILMALI
Zamansız ekilen ürünlerin, hasat mevsiminde yine taban suyundan dolayı verimsiz olduğu ve toplanamadığı, paletli biçerdöverlerin bile tarlalara giremediği, el ile toplamak için işçi bulunamadığının altını çizen Yıldırım, ivedi olarak devlet eliyle drenaj ve tahliye kanallarının yapılması gerektiğini belirtti.
Devlet Su İşleri’nin (DSİ) şu anda 6200 Sayılı Yasanın Ek 9. Maddesi’ne göre bölgede ikinci defa toplulaştırma faaliyetine başlandığına dikkati çeken Yıldırım, bu toplulaştırmanın tarla mülkiyet sınırlarını değiştireceği, alan olarak kayıplar yaşatabileceği, mülkiyet olarak hisseli durumlar ortaya çıkaracağı kaydetti.
“ŞU AN TARLALARA KİRACI DA YOK ALICI DA”
Yıldırım, verimli toprakların yok olmakla yüz yüze olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
“Suruç’un taban suyunun yüksek olduğunu biraz maziyi hatırlayan bilir. İlk projeyi tasarlayanlara, jeolojik etüd yapan mühendislere sormak lazım, vardır bir açıklamaları… Vatandaş tarafından bireysel olarak geliştirilecek çözümlerin pek işe yaramadığı, tarlalarından tahliye ettikleri suların, komşularıyla ciddi sıkıntılara, kanlı kavgalara yol açtığını tahmin edebilirsiniz. Şu an tarlalara kiracı da yok alıcı da… yüzde 50 fiyata indirsen yine alıcı yok. Umarım DSİ elini çabuk tutar… Dünya mirası topraklar son nefesini veriyor… Yazık …”