Yazmacı, olayın gündem olmasının ardından yaptığı ilk açıklamada “Her vatandaş gibi benim de hakkım” demiş, ikinci açıklamasında ise “Daireyi bir depremzedenin kullanımına sunacağım” ifadelerini kullanmıştı.
Üçüncü açıklamasında ise Yazmacı, “itibar suikastına” uğradığını savunarak şu ifadeleri kullandı:
“Araştırıp doğruyu öğrenmeden; bir yolsuzluk, hukuksuzluk, ahlaksızlık yakalamışlar gibi saldıranları, kamuoyuna açık, noter huzurundaki bir kurayı siyasi istismara dönüştürenleri muhatap alıp cevap vermeyi düşünmem bile. Sadece, bu dezenformasyon nedeniyle varsa gönlünde, zihninde küçük bile olsa ‘acaba’ sorusunu oluşturduğum samimi vatandaşlarımız için bu konuyu açıklama gereği duyuyorum.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, hükümetimizin ve partimizin depremin ardından gösterdikleri yoğun çabalara; birilerinin haksız ithamları yüzünden halel gelmemesi adına hak sahipliğimden feragat ettim.”
Yazmacı, açıklamasında ayrıca şunları da kaydetti:
“Doğduğum, büyüdüğüm, annemden kalan ve ablamın da hakkı bulunan evimizin 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinde ağır hasar alıp yıkım kararı çıkmasının ardından hak kaybı yaşanmaması, bir konut çıktığında da ihtiyaç sahibi bir aileyle paylaşılması düşüncesiyle yaptığım bir başvuru…”
Yazmacı’nın konut hakkından feragat etmesi, sosyal medyada yoğun bir şekilde yorumlandı. Bazı kullanıcılar Yazmacı’nın kararını yerinde bulurken, bazı kullanıcılar ise eleştirilerde bulundu.