Bu Çağda var olabilmek için yeni bir (güncellemeye) yani DİRİLİŞE gerek vardır.
Önce insan bozulduğuna göre yine insanı düzeltmekle iş başlamak akıllıca bir eylem diyebiliriz.
İnsan değişmekten değil, değişim gerçekleştikten sonrası oluşan belirsizlikten korkar.
Bu sebeble kendi içinde ki engele takılır kalabilir.
Halbu ki Allah ona ne türlü yardım edeceğini bir bilebilseydi.
O zaman cesaretli ve de umutlu olabilecekti…
Öncelikle bu çağın insanının kaybettiği değerlerin yeniden kazanılması için ciddi bir çaba ve gayret gerekmektedir.
İyi bir insanın inşası için,
Bilinmesi en temel kavram ve kelimelerin anlamı; Tevhid, ahlak, adalet, bilinç, hikmet, akletmek ve sorumluluk bilinci gibi..vs
Yeni bir zihinsel ve kalbi dirilişi kendi iç dünyamızda gercekleştirmemiz farzı ayındır.
Sapan ve saptıranların ne yapıp ettiklerinden daha öncelikli konuların başında kendimizi tanıma ve yeniden inşa için aydınlanma gerekiyor.
Başkalarına iyi şeyleri anlatırken asla kendimizi unutmamamız gerekiyor.
Yarım bilgi ile elde ettiğimiz iman ile herkese din konusunda ders vermeye kalkmak Allah’ın hiç sevmediği eylem olduģunu fark edelim.
Hep düşünürüm ve kendi muhasebemi yaptığımda; kendi fikrim, düşüncem ve imanımın gösterdiği doğrultuda yanlış eylemlerde bulunuyor isem !
Ve yine yanlış yolda olan birini kendime veli, dost ve önder seçtirmiş ise, beni eleştirenlere kızmak yerine kendi imanımı vede düşüncelerimi sorgulamayı doğru bulurum.
Nerde yanlış yapıyorum diye..!
Benim maneviyat yolculuğumda kendi imkanlarımla değişim ve dönüşüm yolculuğumda “düşüncelerimi” yaka yaka bu günlere gelebildim rabbime hamd olsun.
Davranış ve sözlerimizin tutarlı olması durumunda en güzel mesaj olduğunu asla unutmamalıyız.
Beşeri akılı geliştirmek ve iyi bir meslek sahibi olmak icin gayret göstermeliyiz.
Dini akıl ile dünya gerceklerini analiz etmek bizi her zaman hakli ve istikamet üzere yapmaz.
Bu çağın bilimsel çalışma ve buluşlarına burun bükmek bir müslümanın yapacağı iş değildir.
ilmin, bilimin, icadın ve patentin dini ve dinsizi olmaz.
Mülkü yaratan Allah’tır ve evrendeki yasalarında koyan yine Allah’tır.
Bu yasaları kim bulmuş ve başarmış ise tebrik edilmelidir.
Çünkü her icat’ın ve buluşun temelinde düşünce, akletme ve emek vardır.
Vahinin bizim için anlamı konusunda farkında olmamızın gereği Allah ile konuşmak demek; varlığın üzerinde ki perdeyi kaldırıp varlığın içinde ki hakikati keşfetmektir.
Avrupalılar bunu 17. yüz yıldan sonra sahada çok iyi uyguladıklarını görebiliyoruz.
Sanayi devrimi ve arkasından bilgi çağa vs.
Yeni dünya düzeninde dijital ve yapay zekanın hakim olduğu çağ olacaktır.
Maddiyat ve de bir sanatla uğraşmak tabi ki güzeldir.
Ancak batılı aydınların yaptığı hatanın aynısı “insan ruhunu ve de metafiziği” yok saymak sureti ile adeta tek kanatla da olsa bir kuşun uçabileceğini idea eden ve de bunu savunan duruma düşülmesi gibi bir şeydir.
Maddi dünyada her an mucizevi olaylar olmaktadır.
Bunu en güzel bilimle uğraşan insanlar bilebiliyor.
İnsan her nereye gidersen gitsin.
Gittiği yeri ancak “zihni” kadar ışıtabilir.
Ve yine bulacağımızda huzur ancak “kalbinde ki iman” kadar olacaktır…
Gerçek bir mümin bu dünyaya uyanmış olan derin bir bilincin sahibidir aslında.
Zeki Celik