Urfa’daki aile davalarının avukatı Sinikan: İki insanın birbirini severken boşanmaları çok üzücü
Boşanma davası kişilerin alabileceği en zor, belki en acı ve radikal kararlar arasında bulunuyor. Sonuçta kimse boşanmak için evlenmez. Düğünler, halaylar, davullar ve zurnalar ile başlayan evlilik sürecinin bir noktadan sonra artık kişiler için hayatı çekilmez hale geldiği nazara alındığında, kişilerde oluşan travmayı, acıyı ve belirsizliği anlamak zor. Bu zorluğa en yakından şahit olanlar ise boşanma davalarına bakan avukatlar.
Şanlıurfa’da aile davalarına bakan avukat Ömer Sinikan, bu zamana kadar girdiği boşanma davalarındaki en üzücü noktaları BİHA’ya anlattı.
Avukat Sinikan, günümüzde boşanmaların evliliklere göre arttığını, hem erkeğin hem de kadının eski dönemlere göre bakış açıları ve yaşam koşullarının değiştiğini ifade etti. Boşanma olaylarının gün geçtikçe birçok nedenden dolayı artış gösterdiğini söyleyen Av. Sinikan, boşanma davalarının en üzüntülü tarafının iki insanın birbirini severken boşanmaları olduğunu kaydetti.
“ÇOCUKLARINA VERECEKLERİ İSİMDE ANLAŞAMAMA BİLE BOŞANMA SEBEBİ”
Boşanmayla ilgili birçok nedenin olduğunu ifade eden Sinikan, “Kanunda 4-5 boşanma olayı sayılmış. Toplumdaki en çok karşılaşılan şiddetli geçimsizlik, bunun yanında da diğer sebepler var. Yargıtay ve mahkemelerde ise binlerce, milyonlarca boşanma dosyası var. Her şey boşanma sebebidir. Bir evli çiftçi çocuğun adını koyarken bile anlaşamıyorlarsa bu bile bir boşanma sebebi olabiliyor. Kayınvalide geliniyle iyi geçinemiyorsa bu da boşanma sebebi olabiliyor. Erkek tarafının işi, aşı yoksa buna bağlı ekonomik sıkıntı varsa bundan dolayı da boşanma olabiliyor” dedi.
“İKİ İNSAN BİRBİRİNE SEVERKEN BOŞANMALARI BENİ ÜZÜYOR”
Evli çiftlerin diğer aile üyelerinin müdahale etmesiyle boşanma kararı alabildiklerini vurgulayan Sinikan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Gördüğüm, yaşadığım ve üzüldüğüm boşanma, iki insanın birbirini sevdiği halde boşanması. Böyle bir sürü çift var. Özellikle de memleketimizde gördüğümüz kadarıyla bu böyle. Kayınvalide, kayınpeder, kardeşler, teyzeler, halalar yani akrabalara bağlı olarak boşanmalar çok. Karı koca birbirini seviyor, birbiriyle iyi geçiniyorlar ama kayınvalide gelini istemiyor veya kayınpeder damadı sevmiyor. Bunun gibi nedenlerden dolayı boşanan birçok insan gördüm” ifadesini kullandı.
ARTIK AİLE KAVRAMINA YÜKLENEN ANLAMLAR DA FARKLI”
Avukat Sinikan, bir insan evlendiği zaman sadece eşiyle evlenmediğini, onun akrabalarıyla da evlendiğine dikkati çekerek, şunları söyledi:
“Urfa’daki boşanmalar da Türkiye’nin diğer illerindekiler de farklı değil. Bu dijital ve sanal çağda, internet, sosyal medyanın geliştiği dönemde maalesef boşanmaların en büyük sebeplerinden birisi. Artık aile kavramına yüklenen anlamlar da farklı. Eskiden bir insan evlendiği zaman kadın ise eğer toplumsal statüsü böyle değildi. Kadın bütün geçimini kocasının üstüne bina ederdi. Bunun için kadın evlenmek isterdi. Şu anda kadınların öyle bir derdi yok. Kadınlar artık eli ekmek tutuyor, onlar da artık eve ekmek götürüyor. Erkeğinse bir kadınla evlenmek, huzur bulmak, muhabbet etmek gibi bir ihtiyacı da kalmadı. Erkekler sosyal medyayla ilgililer artık.”
“ROBOTLARLA EVLİLİKLER GİBİ GARİP OLAYLAR HAYATIMIZA GİRECEK”
“Belki ileriki zamanlarda evlenme diye bir şeyde olmayacak, haliyle boşanmada kalmayacak” diyen Ömer Sinikan, “Bu asırda daha neler göreceğiz? Robotlarla evlilikler gibi garip olaylar hayatımıza girecek. Allah bizi muhafaza etsin” dedi.
Sinikan, erkek kadına veya kadın erkeğe ‘eşek, geri zekalı, ahmak, boyu kısa, çirkin’ gibi durumların Yargıtay tarafından boşanma sebepleri sayıldığını belirtti.
