Grup, yaptığı yazılı açıklamada, Şanlıurfa’da son zamanlarda başta TOKİ ve Büyükşehir Belediyesinin yapmış olduğu imar planları ve beraberinde kentsel dönüşüm adı altında yapılan uygulamaların incelendiğinde, yapılan işlemlerin sıradan bir gözle rutin uygulamalar olarak görünse de alanda yaşaması planlanan nüfusa yönelik yeterli ve homojen sosyal donatı alanı tasarlanmadığı görüldüğünü kaydetti.
Bu durumun planlamada ulaşılabilirlik ilkesini ve mahalle ölçeğinde erişim mesafesi ihlalini doğuracağı gibi, alanda yaşayacak halkı da zaruri ihtiyaçlarını karşılayacağı temel hak ve standartlardan da mahrum bırakacağını ifade eden Urfa Çalışma Grubu, açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü:
“Şehirde yaşamak halkımızı sadece iskan edeceği konuta sahip kılmak değil; sosyal, kültürel, rekreatif, sağlık, eğitim, ibadet alanı ve yeşil alanlar gibi temel kullanım alanlarıyla bir bütündür. Bu bütünü göz ardı etmemiz durumunda uzun vadede karşımıza yaşana bilirliği düşük, bir biriyle bağlantısız, çarpık ve en önemlisi de kimliksiz bir kent yapısı çıkacaktır.
İlgililere yaptıkları yanlış uygulamalardan bir an önce dönmelerini tavsiye ediyoruz. Şehre yapılacak müdahalelerde; parçacı, birbirinden bağlantısız, müteahhit mantığıyla hazırlanan plan ve projeler yerine; kamu yararı çerçevesinde, modern şehircilik normlarına uygun bütüncül uygulamalara yer verilmelidir.”
Grup, kentsel dönüşüm projelerinde aşağıdaki hususlara dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı:
Grup, kentsel dönüşümün, şehrin sosyal ve ekonomik gelişimine katkıda bulunması gereken bir süreç olduğunu belirterek, bu sürecin doğru bir şekilde yönetilmesinin önemine dikkat çekti.